1 02 2024

1951 yılında Başçiftlik köyü, idari yapılanmada Reşadiye’den ayrılıp Niksar’a bağlandığında, Başçiftlik-Niksar arasındaki ulaşım önemli olmaya başladı.
1950 ve 60’lı yıllarda, resmi görevlilerin köylerle Niksar arasındaki ulaşımını üzeri tente ile kaplı, altı yüksek ve zor yolları aşmak için üretilmiş arazi araçları olan jeepler sağladı.
Köylülerin, kendi aralarındaki ve köylünün devletle arasındaki anlaşmazlıklarında keşif için hâkim ve bilirkişiler bu araçlarla gidiyordu köylere. Başçiftlik’te halk, bu araçlara “makine” ya da “cip” (jeep) diyor.
Başçiftlik-Niksar arasında bu araçların geçebileceği yol olmadığı için görevliler Reşadiye üzerinden geliyor Başçiftlik’e.
Köy halkı, Niksar’a yaya ve atla gitmek zorunda. Yazın Katırbeli yolunu, kışın Belbaşı yolunu kullanıyorlar.
1954-55 yıllarında Başçiftlik köyünün Muhtarı Hasan Güler, yani Koca Hasan.
Köylü, Niksar’a makine (taşıt) yolu yapılmasını istiyor amma Muhtar, resmi dairelerden bir sonuç alamıyor.
Niksar’daki görevliler, “Taşıt yolu yapıp da ne olacak? Başçiftlik’ten Niksar’a kar mı getireceksin” diye dalga geçiyorlar.
Muhtar, “Hastamız oluyor, kazalar ve yaralanmalar oluyor.”
“Yahu Muhtar! Başçiftlik’in insanları sağlamdır, size hiçbir şey olmaz” diyen bile oluyor.
Koca Hasan, çaldığı her kapıdan ret cevabı alması nedeni ile hep umutsuz dönüyor köye.
Köylü muhtarı sıkıştırıyor, muhtar devlet dairesinde gördüğü muameleyi anlatmaya çalışıyor ama onu anlamak istemiyorlar.
Kızgınlığını kendisini sıkıştıran ihtiyar heyetinden çıkarıyor, ona Niksar’da söylenenleri söylüyor arkadaşlarına. “Başçiftlik’ten Niksar’a kar mı taşıyacağız?”
İhtiyar heyetindekiler kararlı. “Köylü bizimle dalga geçiyor, Niksar’daki yetkililer ne diyor köylünün umurunda değil. Milet yolun yapılmasını istiyor, bir çaresini bulup bu yolu nasıl yaparız onu düşünmeliyiz” diyor ağzını açan. “Bu yol mutlaka yapılacak” kararı alınıyor.
Muhtar Hasan Güler, “Ben benimle maytap geçen yetkililerin karşına geçip kendimi bir daha ezdirmem arkadaşlar. Devlet yapmıyorsa biz yapalım. Var mısınız?” diyor.
Mehmet Yıldız

Borabay Gölü KAZMA KÜREK SEFERBERLİĞİ (2)